Yargıç, Trump yönetiminin FEMA hibeleri almak için eyaletlerin ICE ile işbirliği yapmasını zorunlu kılamayacağına karar verdi

Çarşamba günü federal bir yargıç, Trump yönetiminin, bazı Federal Acil Durum Yönetim Ajansı hibelerini alabilmek için eyaletlerin göçmenlik uygulamalarıyla işbirliği yapmasını zorunlu kılmasının anayasaya aykırı olduğuna karar verdi. Bu, yönetimin "sığınak" şehir ve eyaletlere sağladığı fonları iptal etme çabalarında yasal bir geri adımdır.

Rhode Island'lı ABD Bölge Yargıcı William Smith, FEMA'ya dava açan çoğunluğu Demokrat 20 eyaletin lehine karar vererek, yönetimin göçmenlik görevlilerine yardım etmedikleri takdirde "kritik acil durum hazırlığı ve müdahale fonlarını rehin tuttuğunu" ileri sürdü .

Kararın temyiz edilmesi bekleniyor.

Dava açan eyaletler (aralarında Kaliforniya, New York ve Illinois de var), bu yılın başlarında yayınlanan ve DHS hibesi alanların göçmenlik yetkilileriyle "iş birliği taleplerini" (göçmenleri gözaltına alma veya bilgi paylaşma talepleri de dahil) yerine getirmeleri gerektiğini belirten bir İç Güvenlik Bakanlığı belgesine itiraz ettiler. Davacıların bazıları, polis ve göçmenlik görevlileri arasındaki iş birliğini kısıtlayan yasalara sahip "sığınak" eyaletler.

Eyaletler, bu hareketin federal yasayı ve Anayasa'yı ihlal ettiğini ve DHS'nin bir alt kurumu olan FEMA'dan yılda milyarlarca dolarlık önemli afet hibelerinden mahrum bırakılabileceğini savundu.

Trump yönetimi, politikasının yasayı ihlal etmediğini savundu . Ayrıca, davanın açılmasından aylar sonra hükümet, mahkemeye, eyaletlerin kaybetmekten endişe duyduğu FEMA afet hibelerinin çoğunun göçmenlik iş birliğiyle bağlantılı olmayacağına karar verdiğini bildirdi . Yönetim, bu gerekçelerle davayı geçersiz ilan etti.

Eyaletler, Trump yönetiminin afet yardımlarını göçmenlik uygulamalarıyla ilişkilendirmeme kararını "gönülsüz ve eksik" olarak nitelendirerek, kararın kurum çalışanlarına iletilip iletilmediğinin veya 2025'ten sonraki yılları da kapsayıp kapsamayacağının belirsiz olduğunu savundu.

Çarşamba günü 45 sayfalık bir kararda Smith, eyaletlerin tarafını tuttu ve özet karar vererek politikayı "hem keyfi, hem kaprisli hem de anayasaya aykırı" olarak nitelendirdi.

Smith, "Davacı Devletler telafisi mümkün olmayan zararlar görebilir; acil durum ve afet fonlarının kaybının etkisi daha sonra telafi edilemez ve afet müdahalesi ve kamu güvenliği üzerindeki olumsuz etkileri gerçektir ve tazmin edilemez" diye yazdı.

New York Başsavcısı Letitia James, yaptığı açıklamada kararı memnuniyetle karşıladı ve şunları yazdı: "Federal hükümet, acımasız göçmenlik gündemini Amerikalıların güvenliğinden üstün tutamaz. Mahkeme bugün, İç Güvenlik Bakanlığı'nın (DHS) göçmen karşıtı çabalarını ilerletmek için hayat kurtaran afet yardım fonlarını rehin tutmasının açıkça anayasaya aykırı olduğunu doğruladı."

İç Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Tricia McLaughlin, yaptığı açıklamada, "yasayı çiğneyen ve suçlu kaçak göçmenleri tutuklamamızı engelleyen şehir ve eyaletlere federal fon sağlanmaması gerektiğini" belirtti.

"Trump Yönetimi hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmeye kararlı. Hiçbir dava, ne bu dava ne de başka bir dava, bizi bunu yapmaktan alıkoyamayacak," diye yazdı.

Karar, Başkan Trump'ın polis ile Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Teşkilatı arasındaki işbirliğini sınırlayan "sığınak" şehir ve eyaletleri cezalandırmak için aylardır sürdürdüğü hamlenin ardından geldi.

Trump yönetimi, bu yetki alanlarının ICE'nin, suçlanan suçlular ve eyalet veya yerel gözetim altındaki kişiler de dahil olmak üzere belgesiz göçmenleri yakalamasını zorlaştırdığını savunuyor. Ancak "sığınak" şehirler ve eyaletler, genellikle ICE ile iş birliği yapmalarını zorunlu kılmanın yerel polise olan güveni zedeleyeceğini ve bazı göçmenlerin suç ihbarında bulunmaktan çekinmesine yol açacağını savunuyor.

Ocak ayında göreve döndükten birkaç saat sonra, Bay Trump federal kurumlara "korunma" bölgelerinin "Federal fonlara erişim sağlamamasını" emreden bir yürütme emri imzaladı. O zamandan beri, Adalet Bakanlığı ve Konut ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı da dahil olmak üzere birçok kurum, "korunma" şehir ve eyaletlerine verilen hibeleri kısıtlamak için harekete geçti.

Bu hamleler, Demokrat şehir ve eyaletlerden davalara yol açtı. Geçtiğimiz ay, San Francisco merkezli bir yargıç, Trump yönetiminin Los Angeles, Chicago, San Francisco ve Boston da dahil olmak üzere yaklaşık otuz şehir ve ilçeye sağladığı fonları kesmesini engelledi .