Polonya ve Fransa, karşılıklı güvenlik garantileri de içeren "çığır açıcı" bir anlaşmaya imza attı

Polonya ve Fransa, iki müttefik arasındaki ilişkileri geliştirmeyi amaçlayan ve savaş halinde karşılıklı güvenlik garantileri sağlamayı da içeren yeni bir anlaşma imzaladı.

Anlaşmayı Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile birlikte imzalayan Polonya Başbakanı Donald Tusk, anlaşmayı "çığır açıcı" olarak nitelendirerek, yalnızca Almanya'nın Fransa ile benzer bir güvenlik anlaşmasına sahip olduğunu ve anlaşmanın Polonya'yı Batılı müttefikleriyle "eşit ortak" haline getirdiğini belirtti.

Macron ise anlaşmanın sadece Polonya ve Fransa için değil, Avrupa için de "yeni bir dönem açtığını" söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı, "Brest'ten Krakow'a kadar Avrupa bir arada duruyor" dedi.

Cuma öğleden sonra gerçekleşen tören, doğu Fransa'daki Nancy kentinde gerçekleşti. Bu, bölgenin 18. yüzyılda tahttan indirilen ve Lorraine dükü olan Polonya Kralı I. Stanisław tarafından yönetildiği düşünüldüğünde oldukça sembolik bir seçimdi. İmza töreninin gerçekleştiği belediye binası Stanisław Meydanı'nda ( Place Stanislas ) yer alıyor.

Tusk, daha sonra yaptığı konuşmada Macron'a "bu toplantının Fransa'nın en Polonyalı şehrinde yapılmasına karar verdiği" için teşekkür etti.

Ayrıca, belgeyi imzalamak için özellikle Avrupa Günü olan ve AB'nin yolunu açan Schuman Deklarasyonu'nun yıldönümü olan 9 Mayıs tarihini ve Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinin yıldönümünden bir gün sonrasını seçtiklerini kaydetti.

Anlaşmanın tüm detayları henüz mevcut değil, ancak Tusk Cuma günü Fransa'ya hareket etmeden önce yaptığı açıklamada, anlaşmanın en önemli öğesinin "ülkelerimizden birine saldırı olması durumunda karşılıklı destek maddesi" olduğunu açıklamıştı.

"Geçmişte daha güçlü ülkelerden güvenlik garantisi beklerken, bugün Fransızlarla eşit ve güçlü bir ortak olarak konuştuğumuzu büyük bir memnuniyetle söyleyebilirim" diye ekledi. "Polonya şu anda tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar iyi bir konumda."

Son aylarda Fransa'nın, Polonya da dahil olmak üzere müttefiklerini korumak için "nükleer şemsiyesini" genişletebileceği yönünde öneriler ortaya atıldı. Tusk, Cuma sabahı yaptığı açıklamada, yeni anlaşmanın bu alanda "iş birliği olasılığını açacağını" ancak daha fazla görüşmeye ihtiyaç duyulacağını belirtti.

Bu arada, Polonya başbakanı, anlaşmanın ayrıca "tarım alanında işbirliğini, Polonya ve Fransa'nın uzayda ortak varlığını... [ve] savunma teknolojilerini derinleştireceğini" de sözlerine ekledi. Hem kendisi hem de Macron , sivil nükleer teknolojilerin geliştirilmesinde işbirliğinden bahsetti.

Planlanan anlaşmanın haberi bu yılın başlarında Fransa'nın Polonya büyükelçisi Étienne de Poncins tarafından duyurulmuş ve anlaşmanın Polonya'nın Paris ile Almanya, İspanya ve İtalya ile aynı "premium" seviyede ilişkiler kurmasını sağlayacağı ifade edilmişti.

Büyükelçi, Tusk hükümeti altında güçlenen Fransa-Polonya ilişkilerine övgüde bulunarak, Aralık 2023'te ulusal muhafazakar Hukuk ve Adalet (PiS) yönetiminin ayrılmasından bu yana ilişkilerin "karanlıktan aydınlığa" geçtiğini söyledi. PiS, Fransa da dahil olmak üzere Avrupalı ​​ortaklarıyla sık sık çatışmalara giriyordu.

Tusk, bu haftanın çarşamba günü, yeni Alman şansölyesinin göreve başladığı ilk tam gün vesilesiyle Varşova'da Friedrich Merz'i ağırladı . Polonya Başbakanı, "Avrupa'nın geleceği büyük ölçüde bu Weimar Üçgeni'nin [Polonya, Fransa ve Almanya] nasıl çalışacağına bağlı" dedi.

Tusk ayrıca Polonya'nın şu anda İngiltere ile güvenlik iş birliğini güçlendirmek için müzakerelerde bulunduğunu kaydetti. Tusk, Rzeczpospolita gazetesine yaptığı açıklamada, "Amerika artık tek koruyucu şemsiye olmayacak. Avrupa kendi sorumluluğunu almalı" dedi ancak Washington ile ilişkilerin hayati önem taşıdığını vurguladı.

Ana görsel kredisi: Başbakanlık Şansölyeliği/Flickr ( CC BY-NC-ND 2.0 kapsamında)