Görüş: Yanlış Yönlendirilmiş Devlet

Kötü yönetilen bir devlet, kötü yönlendirilen bir çocuğa benzer. Hayvanlara eğitim verme ve çocukların öğrenmesi konusunda sahip olduğum fikir, hem geri bildirim ihtiyacı hem de şeyleri tekrarlama zorunluluğu açısından benzerlikler taşıyor. Çaba harcamadan, deneyim kazanmadan ve hayal kırıklığı yaşamadan hiçbir beceri veya bilgelik elde edilemez. Belki de bu yüzden bazı meslektaşlarımdan drama olmadan öğrenmenin mümkün olmadığını öğrendim. Abartmıyorum ama emin olun ki eleştirilmeden, örnek alınmadan kimse gelişmez. Model, bir varoluş biçimini aşılamanın bir yoludur. Sosyal konut, belirli bir noktada zorluk yaşayan vatandaşlara toplum tarafından sağlanan bir yardımdır. Sosyal konut, düşük gelirli annelere destek olmak, hastaların hayatını kolaylaştırmak, hareket edemeyenlere sosyal destek sağlamak amacıyla yapılan bir yardımdır. Bu armağanların gözetlenmesi, bunları kötüye kullananlara karşı korkutucu denetimlerin yapılması, bunları yok etmeyi seçenlere karşı radikal kararların alınması gerekir. Gerçek şu ki, hepimiz sosyal yardımların parasını ödüyoruz ve bu nedenle bunlar bizim için bir nimet olamaz. Her hak sahibine karşılık, bekleme listesinde yardım almadan bekleyen başkaları da var. Biz, kimin yararlanacağını seçen Tanrı'yız ve bu nedenle açık, tutarlı ve kesinlikle esnek olmamalıyız çünkü bazıları için fırsat, diğerleri için beklemek ve acı çekmek anlamına geliyor. Demagoji, zor zamanlar için saklamayı unutan ağustos böceğinin şarkısıdır. Muhalefet milletvekili olarak, Meclis hükümetinin aldığı önlemlerden daha sert önlemlerden yana oy kullandım. Benim için yirmi avro kira ile ev alan ve sosyal avantajı olan duvarını boyamak için yardım isteyen bir duvarcı istismarcıdır. Devletin kendisine tahsis ettiği evin yıpranmasını nasıl gidereceğini biliyor. Hepimizin sağladığı evinin camlarını defalarca kıran bir alçak, camları değiştirmek zorunda kalıyor. Bakım talep eden, koruyan, yararlandıran devlet, yıkımın, terk edilmenin, alçaltmanın modeli olamaz. Belki de bu yüzden istenmiyor veya takip edilmiyor. Devletin ülke genelinde milyonlarca metrekare terk edilmiş yüzey alanı bulunmaktadır. Devletin turistik çekim kaynağı olabilecek, ancak henüz gün yüzüne çıkarılmamış bir mirası var. Dünya çapında hikayemizi anlatan azalan bir mirasımız var ve yatırım yaparak bunu iyileştirebiliriz. Bayrakta tasvir edilen kaleler yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Kamunun parası, çift kişilik yatağın üzerindeki tek battaniye gibidir. Hangi parçayı soğukta bırakacağımızı seçmek zorundayız.

Gerçek şu ki, Devlet, sendikalar, toplumsal demagoji, STK'lar, vakıflar, hayır kurumları, partiler, tarikatlar, gelir ve sosyal destekten yararlananlar tarafından zorlanamaz. Net yatırım politikaları olmalı, seçenekleri anlamalı ve bunlar ve sonuçları üzerinde düşünmeye çağrılmalıyız. Devletin vergi kaçakçılığını önleme, sermaye kaçışını azaltma ve vergilerini burada bırakmayı tercih edenleri çekme ve destekleme rolünü yerine getirmesi gerekiyor. Yasadışı zenginleşmeyi sınırlamamız ve asgari ücretle milyoner olmanın nasıl mümkün olduğunu anlamamız gerekiyor. İspat yükü faile geçmelidir. Başka bir deyişle, sosyal devletin olabilmesi için dram, talep ve kalkınma stratejileri konusunda tereddüt etmeyen bir devletin olması gerekir. GSYİH'nın büyümesi olmadan sosyal desteği azaltmak zorunda kalacağız. Her şeyden önce, 1958-1968 yılları arasında doğan ve bu ülkenin bugüne kadar gördüğü en kalabalık emekli kitlesine doğru yol alan kuşağı düşünmemiz gerekiyor.