Akciğer uzmanları tütün şirketlerine karşı sert önlemler alınması çağrısında bulundu

Akciğer uzmanları, tütünün ekonominin bir parçası olduğu yönünde bir siyasi düşüncenin varlığına inandıklarını, çeşitli hükümetlerin tütün endüstrisi lobisini koruduğunu ve sigara karşıtı önlemlerin gerekli olduğunu vurguluyor.

Uzman Hilson Cunha Filho Lusa'ya, "Tütünün ülke ekonomisinin bir parçası olduğu ve ülkenin gelişmesine ve faturalarını ödemesine yardımcı olduğu yönündeki siyasi bir fikir hala var, bu bir yanılgı. Tütün, ülkenin tütünden kazanabileceğinden çok daha fazla parayı sağlığa, erken ölüme, üretkenlik eksikliğine harcamasına yardımcı oluyor," dedi.

Bu cumartesi kutlanan Dünya Tütünsüz Günü kapsamında, akciğer uzmanı Portekiz'in "tütünsüz bir toplumun normalleşmesini" sağlaması gerektiğini, insanların kapalı alanlarda sigara içemeyecekleri ve yardım almaları gerektiği konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini açıkladı.

“Tütün henüz o kadar pahalı değil ki insanlar maaşlarının bir kısmını ona harcamadan önce iki kere düşünsünler. Tüm bu önlemler bir gün Portekiz'i tütünün toplumda normalleşmemesine, bir Portekizli için normal olan şeyin sigara içmemek olduğunu düşünmeye götürecek,” diye vurguladı Beira Interior Üniversitesi'nden profesör.

Ancak o zaman vatandaşların "daha radikal önlemleri" kabul etmeye daha istekli olacaklarını sözlerine ekleyen yetkili, örneğin Yeni Zelanda'da 2008'den sonra doğanlara tütün satışının yasak olması örneğinde olduğu gibi, bunun böyle olduğunu söyledi.

"Ancak, sanayiye, onun pazarlamasına, onun lobi gücüne yol verdikleri sürece, toplumdaki tüm güçlerin ortaklaşa katılacağı bu yörüngeye ulaşmamız çok zor olacak" uyarısında bulundu.

Hilson Cunha Filho da Tütün Önleme ve Kontrol Programı'nın gözden geçirilmemiş olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, "Program yeniden başlatılmadı, durma noktasına geldi, komada" dedi.

Akciğer uzmanı Sofia Ravara ise tütün endüstrisinin lobisinin “yüzyıllardır varlığını sürdürdüğünü” ve son yıllarda çeşitli Portekiz hükümetlerinin bunu koruduğunu hatırlattı.

Araştırmacı, ücret uygulamasının yanı sıra, okullarda sigara içilmesinin önlenmesi için tıp toplulukları ile çeşitli sivil toplum örgütleri arasında “henüz var olmayan” bir iş birliği ilişkisinin olması gerektiğini savundu ve gençlerin “tasarım ve aromaları” nedeniyle elektronik sigaraları ve ısıtılmış tütünü “denemeye ilgi duyduklarını” vurguladı.

Beira Interior Üniversitesi'nden profesör, Birleşik Krallık'ın bu yıldan itibaren tek kullanımlık vaporizatörlerin satışını yasaklama kararını hatırlattı.

Bu önlem, İngiliz Hükümeti tarafından Tütün ve Elektronik Sigara Yasası kapsamında açıklanan ve yasayı ihlal eden perakendecilere para cezası verilmesini ve kapalı ve açık alanlarda sigara yasağının genişletilmesini içeren bir yasa paketinin parçası.

"Bu sigaralar örneğin Birleşik Krallık'ta, ancak Fransa ve Brezilya'da da yasaklandı. Otuz küsur ülke bunları yasakladı ve bunu, siyasi grupların sektöre uyguladığı muazzam baskıya rağmen sistematik olarak yapıyorlar. Bu sektör dünyanın her yerinde var, ancak sivil toplum da rolünü oynamalı," diye vurguladı.

Dünya Tütünsüz Günü, tütünün yol açtığı zararlara ve sağlık risklerine dikkat çekmek amacıyla 1987'den bu yana her yıl 31 Mayıs'ta kutlanıyor. Bu yılki teması ise "Çekiciliğin maskesini düşürmek: Tütün ve nikotin ürünleri endüstrisinin taktiklerini ifşa etmek".

Dünya Sağlık Örgütü, farkındalığı artırmayı, tütün ve nikotin ürünlerini daha çekici hale getiren tatlandırıcıların yasaklanması da dahil olmak üzere daha güçlü politikaları savunmayı ve halk sağlığını korumayı amaçlıyor.