'Annem'in cesedini Alzheimer araştırmalarına bağışladım, sonrasında olanlar korkunçtu'

Arizona'lı bir adam, Alzheimer hastalığına yakalanan annesinin cesedini bilime bağışlayacağını düşünüyordu; ancak cesedin geri kalanı bir sandalyeye bağlanıp havaya uçurulmadan önce yakılmış kolunun kendisine gönderildiğini keşfetti.

Jim Stauffer, 2013 yılında 74 yaşında vefat edene kadar annesi Doris'e hastalığı boyunca baktı. Alzheimer hastalığının tedavisine katkıda bulunma umuduyla beynini bilime bağışlamaya karar verdi. Aile, araştırma için insan bedenlerinin bağışını aracılık eden yerel bir şirket olan Biological Resource Center ile iletişime geçti. Bir saat içinde, BRC Doris'i almak için bir şoför gönderdi.

Jim, annesinin bedeni üzerinde tıbbi araştırma yetkisi veren bir form imzaladı. On gün sonra Jim, annesinin yakılmış kalıntılarını aldı - ancak küllerinin, bedeninden kesilmiş tek bir koldan oluştuğu ortaya çıktı. Cesedinin geri kalanı vahşi bir kaderle karşılaşmıştı.

Doris'in beyni Alzheimer araştırmaları için asla kullanılmadı. Bunun yerine, vücudu yol kenarı bombalarının neden olduğu hasarı ölçmek için bir Ordu deneyinin parçası oldu.

Dahili BRC ve askeri kayıtlar, bağışçıların veya yakınlarının izni olmadan en az 20 başka gövdenin de patlama deneylerinde kullanıldığını gösteriyor, bu da ABD Ordusu politikasının ihlali. Jim ayrıca Doris üzerinde herhangi bir deneyi yasaklayan özel bir kutucuğu işaretlemişti. BRC, Stauffer'ınki gibi bağışlanmış gövdeleri her biri 5.893 dolara satıyordu.

Jim şunları söyledi: "Bir sandalyeye bağlanmıştı ve bir araç IED ile vurulduğunda insan vücudunun neler yaşadığına dair bir fikir edinmek için altında bir patlama gerçekleşti. Bu evraklarda patlamaları içerebilecek testler yapılmasıyla ilgili ifadeler vardı ve biz 'Hayır' dedik."

Projede yer alan ordu yetkilileri, bağışçıların veya ailelerinin imzaladığı onay formlarını asla almadıklarını söyledi. Yetkililer, bunun yerine, ailelerin bedenlerin bu tür deneylerde kullanılmasına izin verdiklerine dair BRC'den aldıkları güvencelere güvendiklerini söyledi.

On yıl boyunca 5.000'den fazla insan vücudundan 20.000'den fazla parça satan BRC artık iş yapmıyor. Eski sahibi Stephen Gore, 2022'de dolandırıcılıktan suçlu bulundu. Gore, Reuters'a yaptığı açıklamada, bağışçıların isteklerine her zaman saygı göstermeye çalıştığını ve araştırmacılar talep ettiğinde onay formları gönderdiğini söyledi. Jim, Gore için "Aileleri umursamıyordu, insanları umursamıyordu." dedi.

Jim, annesinin cesedinin kaderini bir Reuters muhabirinden öğrendi ve "dudağını öfkeyle büktü ve karısı Lisa'nın kolunu kavradı. "Doğru olanı yaptık," diye güvence verdi Lisa ona.

"Onlar bizim isteklerimizi yerine getirmediler."

BRC gibi organ simsarlarını düzenleyen bir federal yasa yok ve tıbbi eğitim ve araştırmada kullanılmak üzere rehin verilen kadavralara ne olduğunu izleyen bir ABD hükümet kurumu da yok.

46 eyalet tarafından kabul edilen Tekdüzen Anatomik Hediye Yasası'nın değiştirilmesine yardımcı olan Iowa Üniversitesi Hukuk Profesörü Sheldon F. Kurtz, "Bir vücudun tamamını veya vücudun parçalarını araştırma veya eğitim amacıyla satmak yasa dışı değildir" dedi.

Kurtz, yasanın 2006 yılında güncellendiğini ancak görüşmelerimiz sırasında "bütün vücutların veya vücut parçalarının araştırma veya eğitim amaçlı kullanılması konusunun hiç gündeme gelmediğini" söyledi.

O zamandan beri, vücut ticareti büyük bir iş haline geldi. Sadece bir eyalet, New York, sektör hakkında detaylı kayıtlar tutuyor.

Eldeki son verilere göre, New York'ta faaliyet gösteren şirketler 2011-2014 yılları arasında ülke genelinde en az 100.000 vücut parçası sevkiyatı yaptı.

Reuters, kamuoyuna açıklanmayan verileri eyalet sağlık bakanlığından elde etti.

"Kendimi aptal gibi hissediyorum," dedi Jim. "Güvenen bir insan değilim, ama bunun olup bittiği hakkında hiçbir fikrin yok." Askeri yetkililer, BRC'nin iznin verildiğine dair sözüne inandıklarını söyledi. Kayıtlar, en az 20 cesedin daha izin alınmadan havaya uçurulduğunu gösteriyor.