Bu Karbon Fiber Kare Tourbillon Tekerleği Yeniden İcat Etti

• Hublot, 90'larda altınla kauçuğu bir araya getirdiği için gelenekçiler tarafından dışlanmış, bir yabancıydı; ancak daha sonra sektörü altüst edecekti.
• Square Bang Tourbillon 4-Day Power Reserve, yuvarlak mekanizmalardan dairesel geleneklere kadar saatçilik hakkında bildiğimiz her şeye meydan okuyor.
• Hublot, tamamen kare karbon kasa ve ona uygun hareket mimarisiyle tekerleği değiştirdi.

Yuvarlak saatlerin dünyasında Hublot, her zaman oyun oynamayı reddeden marka olmaktan gurur duymuştur.

İsviçre saat endüstrisi mirasa, Latin sloganlarına ve pembe altın ay evresi takvimlerine tutunurken, Hublot 80'lerde güvenilir USB'siyle opera çalan bir DJ gibi kauçuk kayış ve altın kasayla sahneye çıktı.

Kendi tarihi, İsviçre'nin en eski markalarını yöneten CEO'ların çoğundan daha genç olan bir İsviçre lüks markası olan Hublot saatleri her yerde : dünya şampiyonlarının, moda devlerinin, rap dünyasının kraliyet üyelerinin ve sıkı koleksiyoncuların bileklerinde.

Diğer Maisons'lar mirasa yaslanırken, Hublot isyana yöneldi ve radyoaktif renk yollarına seramik entegre etti. Gelenekçiler bu yeni dünya düzeninden tamamen memnun değildi, bunun yerine soyağacına, komplikasyonlara ve değerli metalden yapılmış elbise saatlerine çekildiler. Ancak Hublot'un itibarı sonunda 2004'te seramikten yapılmış ve bir Rolex'in üstünde fiyatlandırılan Big Bang adlı bir kronografın piyasaya sürülmesiyle değişti.

Geleneksel olarak saatler yuvarlaktır çünkü içlerindeki bileşenler yuvarlaktır. Namlular, dişli takımları ve turbiyonlar, daire şeklinde dönen tekerleklere dayanır. Cartier Tank ve Santos gibi dünyanın en ikonik kare saatleri bile kadranın altındaki dairesel mekaniğe güvenir.

Hublot'un yeni Square Bang Tourbillon 4-Day Power Reserve modeli bu beklentiyi kırmak için üretildi. Tamamen 3D karbon fiber kompozitten yapılmış 42 mm x 42 mm'lik bir kasada bulunan bu model, bir tourbillon'a sahip ilk Square Bang modeli ve yalnızca iki merkezi yelkovana sahip ilk model. Ancak daha da önemlisi, kare şeklini ciddiye alan ve mekanizmanın kendisini yeniden işleyen ilk model.

Saate güç veren, Hublot'un kendi üretimi olan MHUB6023, bu parça için özel olarak geliştirilen manuel kurmalı bir turbiyon mekanizmasıdır. 96 saatlik güç rezervine sahiptir, namlu 12'de ve turbiyon 6'da yer alır; 9'daki güç rezervi göstergesi ve 3'teki kurma mekanizmasıyla mükemmel simetrik bir düzen yansıtılır.

Tüm kalibre iskeletleştirilmiş, kare ve dikdörtgen köprüler arasında asılı kalmış, geleneksel yuvarlak mimariye dair hiçbir şey görünmüyor.

Elbette, çoğu saat üreticisinin bu tür bir geometriyi denememesinin bir nedeni var: Kare kasaların su geçirmez hale getirilmesi, dengelenmesi ve hantal görünmeden tasarlanması oldukça zordur.

Yine de Hublot, yalnızca teknik olarak etkileyici değil, aynı zamanda şaşırtıcı derecede giyilebilir bir parça sunmuş. Karbon fiber yapısı, bu parçayı bilekte gülünç derecede hafif hale getiriyor ve açık işli karmaşıklığına rağmen 30 metre su geçirmezlik derecesi veriyor. Ancak bunu sörf için tavsiye etmem.

Yine de, benim için Hublot'un en büyük başarısı teknik özellikler sayfasında listelenmemiş; bu İsviçre lüks saat markasının farklı şeyler yapma konusunda ısrarcı olması; dün var olmayan bir şeyi aramak için iyi bilinen yoldan dönmeye cesaret etmesi. Füzyon Sanatı. Gelenekleri takip etmeyi reddetmek.

Tıpkı Hublot'un 2000'lerin başında seramiği popüler hale getirmesi, kauçuğu lüks saatler için saygın bir seçenek haline getirmesi ve bize altı haneli fiyat etiketlerine sahip renkli safir kasalar vermesi gibi, bu Chief Disruptor da bir cetvelle çizilmiş gibi görünen bir turbiyon üretti. Square Bang Tourbillon ile Hublot bir kez daha tekerleği yeniden icat etti ve onu karbon fiber bir kare ile değiştirdi.