Anayasal kriz: Donald Trump kuvvetler ayrılığını ayaklar altına alıyor, ne zamana kadar?
%3Aquality(70)%3Afocal(2135x1754%3A2145x1764)%2Fcloudfront-eu-central-1.images.arcpublishing.com%2Fliberation%2FBQYIK6ZBRJHLVJEXZH5WRSCNQ4.jpg&w=1280&q=100)
ABD'de "anayasal kriz" mi var? Her halükarda, Amerika'nın dünyadaki anayasa hukukçuları tarafından bilinen meşhur "denge ve kontrol" sistemi olan kuvvetler ayrılığının niteliği konusunda gerçek bir hukuki tartışma yaşanıyor. Uzmanlar sistemin gerektiği gibi çalışıp çalışmadığı (yürütme organı kararlar alıyor ve bunlar anayasaya aykırıysa hakimler bunları engelliyor) veya Donald Trump'ın yürütme emirlerinin tüm yasalara aykırı olup olmadığı ve mahkemede itiraz edilemeyeceği konusunda fikir ayrılığına düşüyor.
Donald Trump, ikinci kez iktidara gelmesinin üzerinden henüz yirmi beş gün geçmişken, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, "Ülkesini kurtaran hiçbir yasayı çiğnemez" ifadesini, devlet başkanının sorumsuzluğu ilkesine benzeyen "Kral hiçbir kötülük yapamaz" şeklindeki Napolyon özdeyişine benzetti. Bu durum, Yüksek Mahkeme'nin 2024 yılında Donald Trump'a karşı Amerika Birleşik Devletleri davasında başkanlık dokunulmazlığına ilişkin verdiği çok geniş yorumla da destekleniyor. Bu, Carl Schmitt'in, devlet başkanı tarafından acil durum kararı verildiğinde, anayasal kuralların, anayasa tarafından haklı gösterilen olumsuz bir rejim lehine askıya alındığı vizyonunu yansıtıyor.
Libération