Portekiz bir on yıl daha başarısız olamaz

Portekiz yorgun... hem de çok yorgun. İstikrarsızlıktan, siyasetin yargısallaştırılmasından, karar alma felcinden, tüm Portekiz halkı için ortak bir ufuk oluşturamamaktan bıktık. Gerçek anlamda yönetebilecek bir hükümet ortaya çıkmadan seçimler birbirini izliyor. Artık önemli olan kimin kazandığı değil, birinin gerçekten etkili bir şekilde liderlik edip edemediğidir. Maalesef yanıt olumsuz oldu.
Günümüzde yararlı yönetim zamanı, soruşturma komisyonları, kamuoyunun şüpheleri ve seçici bilgi sızıntılarıyla tüketiliyor. Politikalar henüz emekleme aşamasında. Bu durumun gerçek sonuçları Portekiz halkının cebinde ve ekonomik istatistiklerde hissedilmektedir. Verimliliğin durgunlaşması. Kronik yatırım açığı. Genç yeteneklerin kaybı. Portekizlilerin ortalama yaşam şartları kötüleşiyor çünkü ülke ilerlemiyor.
Giderek parçalanan bir parlamento ortamında, tüm siyasi partileri kabul etmek yalnızca ideolojik bir taviz değildir. Demokratik bir zorunluluktur. Silme işlemi blokları çözmez. Çoğulculuk, yapısal reformlara kanalize edildiğinde bir kazanç olabilir. Ama istisnasız herkesin sorumluluk alması ve taviz vermesi gerekiyor. Parlamenter demokrasi köprüler gerektirir.
Portekiz'in şoklara ihtiyacı var. Sembolik şoklar değil, gerçek şoklar. Okulları, şirketleri ve inovasyonu ilgilendiren bir verimlilik şoku. İşleri kolaylaştıran ve çalışan ve yatırım yapanları ödüllendiren bir mali şok. Kamu Yönetimi'ni hızlı, dijital ve kullanışlı hale getiren bir şok. Adaleti hızlı, öngörülebilir ve işlevsel kılan bir şok; ve bu konudayken, haberleri değil, davaları mahkemelere geri gönderin.
Demokrasinin kalitesi, refah yaratma kapasitesiyle ölçülür. Birbirini dışlayan, anlamayan bir parlamento, bloke eden bir parlamentodur. Yönetmeyen bir hükümet bir maliyettir. Ve reform yapmayan bir ülke, etkisiz kalmaya mahkûmdur.
Portekiz'in yeni bir siyasi döngüden çok, yeni bir toplumsal taahhüde ihtiyacı var. Cumhuriyet Meclisi, siyasal çeşitliliği eylemsizliğin bahanesi değil, ilerlemenin bir kaldıracı haline getirmelidir. Bu zorunluluğun alternatifi zaman, yatırım ve umut israfına devam etmektir. Ve Portekizliler artık buna dayanamıyor.
Avrupa Üniversitesi Ekonomi ve Yönetim Alanı Doçenti ve Koordinatörü
sapo